Diğer yanım, bir kere görüp de sevdiklerine tutku ile bağlandı; aşkın yeşerdiği ilk yerde inatla oturuyor. Aşkını izliyor. İkisi de benim ve benim.
Yaşamımı düşünüyorum. Yaşamımda kendimi görüyorum. Değişmiş bir durum var, Yadsıyamam. Ne kadar da basmakalıp bir cümle. İnadıma biraz daha inat eklenmiş desem, yeterli olur mu acaba? Hayır, bence hayır.
Eskiden içimde çalıp duran yorgunluk türküleri merdiveni çıkarken değil, merdivenin başında başlardı kıpırdanmaya. Merdivenin zikzaklı yokuşlarına değil, tembelliğim merdivene idi. Korkak tembelliğim.
Şimdilerde içimde sürdürebilir bir istikrar görüyorum yaşamda kalmaya dair. Saksıda güneşe dönmüş yüzünü bir çiçeğin kendi kendini sulaması mıdır bu? Ne şekilde benzetmeli bir doğa olayına. Sokakların diliyle anlatsak, bir gazete haberine konu olurcasına; büyümek, olgunlaşmak, direnç, pes etmemek... Belki yenilmek, aynılaşmak, kaybolmak...
Ne derseniz, ne denirse...
aydap |
Ben penceremin karşısındaki ağacın yeşillendiğini görmeye kararlıyım diyorum. Ufacık bir eylem belliyorum kendime. Küçük bir delikten içeri sızıyorum. Genişliyorum, uzuyorum, yüzüyorum, uçuyorum, esiyorum..
Eskiden olsa ikinci, üçüncü bilmem ki kaçıncı yolu açıp kendine kaçmaya hazır beklerken; şimdiki inadım yolumu değiştirmemeye dair. Belki tutkumdan ileri gelir. Tutarım sımsıkı elimde sevilenleri ben tarafından. Sevdiğimle yerimiz sabit kalsın ve zaman sadece bizimle aksın isterim.
Olmak demek içimden gelmez. Gelmesin de zaten. Ben hayatımın önüme çıkardıklarında saf olmayı seviyorum. Öyle tercih ediyorum. Bilmemeyi bilmekten daha çok seviyorum. Bilmemek bilme ihtimalini gözlerimizin önüne seriyor. Bilmemek yeni maceralara kapı aralıyor. Bilgililerin birilerine fayda sağladığını gören var mı?
Biraz dik ve inat oldu bu yazım. Ruh halimin dışa vurumu. Olsun. "Penceremin karşısındaki ağacın yeşillendiğini görmeye kararlıyım." diyen kızın yumruğu. Vursun.
İkiye bölündü içim. Bir yanım, hayatımın bilinmezlerine tüm cahilliği ile kucak açtı yürüyor. Diğer yanım, bir kere görüp de sevdiklerine tutku ile bağlandı; aşkın yeşerdiği ilk yerde inatla oturuyor. Aşkını izliyor. İkisi de benim ve benim.
Evet Rukiye, ikisi de sensin, ne güzelsin!
YanıtlaSilHanne, Hanne... Beni güzel gören canım arkadaşım.🤍
YanıtlaSilEn güzel benim 🙄
YanıtlaSilMütevazısın! :)
SilHemen her cümlesi duygulara tercüman bir yazı... Kaleminize kuvvet...
YanıtlaSilYorumunuza sağlık :)
Sil